Astrolok döngüler

Astrolojik Döngüler ve Presesyon: Evrenin Ritmi

Ana sayfa » Blog » Astrolojik Döngüler ve Presesyon: Evrenin Ritmi

Astrolojik döngüler ve Presesyon

Gökyüzü, evrenin sonsuz bir saatidir. Gezegenlerin hareketleri, yıldızların yer değiştirmesi ve dünyanın dönüşü, sadece zamanı değil, ruhumuzun yolculuğunu da ölçer.

Astrolojik döngüler, bu kozmik ritmi anlamamızı sağlar; presesyon ise evrenin büyük ölçekte nasıl nefes aldığını gösterir.

Dünya, evrenin düzeninde iki temel hareketle varlığını sürdürür:

Güneş Etrafındaki Dönüş: Dünya, Güneş’in çevresindeki yörüngesini 365 gün, 5 saat, 48 dakika ve 45.51 saniyede tamamlar. Bu döngü, bir yılı oluşturur ve mevsimlerin, yaşamın akışını şekillendirir.

Astrolojide, bu hareket, bireysel ve kolektif hayatlarımızdaki değişim ve dönüşüm dönemlerini yansıtır.

Kendi Etrafındaki Dönüş: Dünya, kendi ekseninde bir turunu 23 saat, 56 dakika ve 4.04 saniyede bitirir. Bu, bir günü belirler ve gece-gündüz döngüsünü oluşturur.

Astrolojide, bu hareket, günlük yaşamımızın ritimlerini ve ruhsal dengemizi etkiler.

Presesyon

Ancak Dünya, düz bir çizgide dönmez. Ekseninde 23° 27’lik bir eğimle, adeta bir topaç gibi yalpalayarak hareket eder. Bu yalpalama, sadece günlük yaşamı değil, çok daha büyük bir kozmik döngüyü de şekillendirir.

Dünya’nın eksenindeki bu yalpalama, onun gökyüzüne çizdiği bir koni hareketi gibidir. Bu hareket, Dünya’nın ekseninin tam bir döngüyü tamamlaması için yaklaşık 25.800 yıl gerektirir. Bu süre, ekinoksların ekliptik düzlemde bir tam tur atmasıdır ve “presesyon döngüsü” olarak adlandırılır.

Presesyon, yıldızların ve burçların gökyüzündeki konumlarını yavaşça değiştirir. Örneğin, binlerce yıl önce Koç burcunda başlayan ilkbahar ekinoksu, bugün Balık burcunda yer alır ve yavaşça Kova burcuna doğru kaymaktadır. Bu, “Burçlar Çağı” kavramını doğurur; her çağ, yaklaşık 2.150 yıl sürer ve insanlığın kolektif bilincini şekillendirir.

25.800 yıllık bu döngü, kolektif alanı uzay/zamanı yeniden düzenler. Her çağ, insanlığa yeni bir bilinç seviyesi sunar.

Polaris Yıldızı

Kutup Yıldızı olarak bilinen Polaris, Dünya’nın ekseniyle neredeyse aynı doğrultuda yer alır; yalnızca 44 dakikalık bir farkla kuzeyi işaret eder.  Polaris, yaklaşık 13.000 yıl sonra yerini Vega yıldızına bırakacaktır. Bu değişim, 25.800 yıllık presesyon döngüsünün bir parçasıdır.

Astrolojik döngüler, hayatımızın ritmini belirler. Günlük dönüşler, kararlarımızda ve duygularımızda dengeyi etkiler; yıllık döngüler, büyüme ve değişim dönemlerimizi şekillendirir. Presesyon ise çok daha büyük bir perspektif sunar: Bizler, sadece kendi hayatımızın değil, insanlığın ve evrenin büyük bir döngüsünün parçalarıyız.

Evren, sürekli bir hareket halindedir. Galaksiler, yıldız sistemleri, gezegenler ve tüm varlıklar, büyük ve küçük döngüler içinde evrilir. 25.800 yıllık presesyon döngüsü, bu evrimin en büyük ölçekli göstergelerinden biridir. İnsan, hayvan, bitki, mineral ve Dünya’nın kendisi, bu döngüler içinde olgunlaşır ve bilinçlerini geliştirir.

Presesyon, bireysel yolculuğunuzun evrenin büyük planıyla nasıl bağlantılı olduğunu gösterir. Her çağ, insanlığa yeni bir bilinç seviyesi sunar:

  • Balık Çağı: Şu anki çağ, sezgi, fedakârlık ve maneviyatı vurguladı.
  • Kova Çağı: Yaklaşan çağ, özgürlük, bireysellik ve kolektif bilinci ön plana çıkaracak.

Sirius

Güneş Sistemimizin patronu, Sirius Yıldız Sistemidir. Güneş, Sirius etrafında döner. Sirius ise 25 derece Yay Burcu koordinatında Galaktik Merkezin çevresinde hareket eder. Karma astrolojisinde, Sirius, evrensel bilincin ve ruhsal evrimin bir sembolüdür. Bu yıldız sistemi, kolektif kaderimizi etkileyen büyük planın ta kendisidir.

Yugalar

Her varlık, insan-ı kâmil olma yolunda, yani tam bilinç ve olgunluğa ulaşma sürecinde, ortalama 250 ila 2.000 yaşam arasında reenkarne olur.

Bu süreç, ruhun geçmiş yaşamların karmik yüklerini şifalandırmasını, derslerini tamamlamasını ve evrimini sürdürmesini kapsar. Yugalar, ruhun çözmesi ve öğrenmesi gereken dersleri içerir; her yaşam, bu büyük devirlerde bir adımdır.

Gezegensel döngüler

Gezegenler, kendi yörüngelerinde hareket ederken, sistem içinde evrimsel bir iz bırakır. Bu döngüler, yaşamlarımızda kadersel değişimler yaratır:

  • Jüpiter: Bir turunu yaklaşık 12 yılda tamamlar, büyüme ve genişleme dönemlerini etkiler.
  • Satürn: Bir turunu 27-29 yılda tamamlar ve her 7 yılda bir önemli sınavlar getirir.
  • Uranüs: Bir turunu yaklaşık 84 yılda tamamlar, ani değişim ve özgürleşme süreçlerini tetikler.
  • Neptün: Bir turunu yaklaşık 165 yılda tamamlar, sezgi ve maneviyatı derinleştirir.
  • Plüton: Bir turunu yaklaşık 250 yılda tamamlar, dönüşüm ve yeniden doğuşu yönlendirir

Metonom ve Yarı Metonom döngüler

Ay ve Güneş’in yörüngelerinin kesiştiği noktalarda isimlendirilen Ay Düğümleri ve Saros döngüsü kadersel etkiler taşır. Gökyüzünde vuku bulan her hareket muhakkak bize tesir eder. Öyle bir yazılım ki zerresine kadar matematik.
Ay düğümleri döngüleri her 18,5 yılda bir gerçekleşir. Buna Metonom döngü denilmektedir. Bu döngüler 9 yılda bir ters düğüm olur buna da Yarı Metonom Döngüdenir. Bu döngüler ayrıca 4,5 yılda bir kendi içinde küçük döngüleri de barındırıyor.
Tutulmalar, genellikle Ay Düğümleri’ne yakın gerçekleşir ve kaderin en güçlü etkilerini taşır. Tutulma enerjileri, yaşamlarımızda büyük değişim ve dönüşüm dönemlerini başlatır. Karma astrolojisinde, tutulmalar, ruhsal derslerin ve karmik şifanın yoğunlaştığı anlardır.
Astrolojik döngüler güneş sistemimizin işleyiş mekanizmasına bağlı olarak ruhsal yolculuğunuzdaki yapı taşlarımızdır
Scroll to Top